Değerli takipçilerimiz, finans sektöründe her geçen gün yeni adımlar atılmakta, yeni uygulamalar, yeni kampanyalar küresel ölçekli değişimler ile hayatımıza girmektedir.
Bankalar ve finans firmaları, varlık yönetim şirketleri adı altında hizmet sunan tabiri caizse, özel icra kurumlarının sektör oluşumunda en etkili rol üstlenen faktörlerdendir.
Varlık Yönetim Şirketi Nedir?
Varlık yönetim şirketleri, finans firmaları ve bankalar gibi finans desteği sağlayan kurum ve kuruluşlardan alacaklarını tahsil edememe durumunda kurumun hukuken uğraşmak istememesi sonucunda, icra dosyası oluşturulmadan önce ihale usulü alır ve icra dosyalarını kendi taraflarından, bankaya vekaleten oluştururlar.
Bundan sonraki süreçte artık borçlunun banka ile herhangi bir alacak verecek hesabı kalmamakta, tüm işlemleri varlık yönetim şirketleri ile devam ettirmek zorundadırlar.
Alacak tutarının, varlık yönetim şirketine geçmesi durumunda, borçlular için avantaj ve dezavantaj oluşturacak senaryolar doğmaktadır.
Durumun avantaja ya da dezavantaja dönüşmesi tamamen borçlu kişinin finansal kriterlerine bağlı olarak değişir.
Şirketler girdikleri ihalede tutarları toplam meblağ üzerinden açık arttırma usulü almaktadırlar ve genellikle ana paranın çok altında tutarlar belirlenmektedir. Bu oranın zaman zaman üçte bir fiyatına geldiği bilinmektedir.
Durum böyle olunca varlık yönetim şirketlerinin üzerinde mal varlığı olan bir kişi ile üzerine hiçbir taşınır/taşınmaz mal olmayan kişiye yaklaşımları aynı olmamaktadır.
Örneğin yapılan araştırma sonucunda borçlu kişinin üzerinde bir ev olması durumunda, eve satılamaz koyulacağından şirket kendini garanti altına almış olur ve temerrüt faizi dahil tutarı arttıracak tüm işlemler yapılır. Yani bankaya olan 10.000 TL’lik borç üzerine yasal faizler ve yaptırımlar uygulanarak 15.000, 16.000 TL hatta 20.000 TL’yi bile bulabilir.
Ancak üzerinize herhangi kayıtlı bir mülk, mevduat olmaması durumunda şirketin alacaklı oldukları kişiye bakış açılarının değiştiğinden ve 10.000 TL’lik borcu zaten ortalama 5.000 TL, belki de 3.000 TL’ye aldığından ana para üzerinden indirim söz konusu olmaktadır. İmkanlarınızın çok kısıtlı olduğu izlenimini yaratabilmeniz durumunda “size borcumu ödemek istiyorum ama elimden gelen bu” fikrinizi alıcı tarafa geçirebilirseniz, ana parası 10.000 TL olan borcunuzu varlık fonuna 6.000 TL’ye 36 ay vade ile kapatabilirsiniz.
Her ne kadar borcunuzu ödemeniz sizlere en büyük tavsiyemiz olsa bile içinde bulunduğunuz durumu daha sağlıklı değerlendirebilmek için borcunuzun varlık yönetime devredilmesi durumunda, üzerinize olan menkullerin devrini sağlamanız durumdan kazançlı çıkmanızı sağlayacaktır.
Yaptıkları telefon görüşmelerinde tek amaçları size yardımcı olmak fikrini tarafınızdan benimsenmesi için kelimeleri özenle seçerek kullanırlar. Taksit imkânı, faiz indirimi gibi yapıcı cümleler ile karşınıza çıksalar bile imkanları zorlamalı, olabildiğince az ödeme yapmak için gardınızı almalısınız.
Yazımız içinde yardımcı olmak istediğimiz konu, borcu nasıl ödemeyeceğiniz değil durumun içinden en az zararla nasıl çıkabileceğinize dairdir.
Alınacak önlemlerin en önemli olanı, vadeli bir işlem yaparken gelir gider dengesini iyi kurabilmektir.
Konu ile ilgili sormak istediklerinizi yorumlar kısmında belirtebilirsiniz.
